Sermaye piyasalarında kademeli alım-satım işlemi yaparken, fiyat evvela alım yapılan fiyattan geriye çekildiği vakit alım yapıp bu menkulün hepsini ek alım yaptığımız fiyat ile ilk alım yaptığımız fiyat arasındaki fiyattan pozisyon kapatırsak, yani esasen pozisyonlarımızı zararda kapatırsak bu kademeli alımlara ilişkin kârda görünen pozisyonlar için vergi ödemeli miyiz?
Esasen bu meselenin hukuki yorumu için birden çok fikir ortaya atılabilir. Öyle ki bazı vergi dairesi başkanlıkları ve gelir idaresi başkanlığı da bu meseleye farklı bir perspektiften bakabilmekte, işlem yapan mükellefe, bir yatırım enstrümanında tüm yatırımını ve hatta servetini kaybetse dahi vergi tahakkuk ettirebilmekte, stopaj talep edebilmektedir.
Oysa ayrı fiyatlardan alım ve satım yapıldığında tevfikat matrahının nasıl belirleneceği Gelir Vergisi Kanunu’nun Geçici 67/3. maddesinde hüküm altına alınmıştır. İşbu hükümle “Aynı menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası aracından değişik tarihlerde alımlar yapıldıktan sonra bunların bir kısmının elden çıkarılması halinde, ilk giren ilk çıkar yöntemi kullanılmak suretiyle, tevkifat matrahının tespitinde dikkate alınacak alış bedeli belirlenir. Bir menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası aracının alımından önce elden çıkarılması halinde, elden çıkarılma tarihinden sonra yapılan ilk alım işlemi esas alınarak üzerinden tevkifat yapılacak tutar tespit edilir. Aynı gün içerisindeki işlemlerde ağırlıklı ortalama yöntemi kullanılabilir. Alış ve satış işlemleri dolayısıyla ödenen komisyonlar ile Banka ve Sigorta Muameleleri Vergisi tevkifat matrahının tespitinde dikkate alınır” hükmü ortaya konulmuştur.
Yine Gelir Vergisi Kanunu’nun Geçici 67. maddesinin 4. fıkrasıyla, kademeli alım-satım esnasında tevfikat matrahının nasıl belirleneceği belirtilmiş ve kademeli alım yapılır iken ilk alınanın ilk satıldığı mantığıyla hareket edildiği ortaya konulmuştur. Peki, alınan stopaja tabi sermaye piyasası ürünü, ilk başta alınan fiyattan aşağı düştüğünde tekrar alım yapılarak bu menkulün hepsini ek alım yapılan fiyat ile ilk alım yapılan fiyat arasında satılır ise ne olacaktır? Bu maddeye göre ilk alım yapılan işlemde yapılan zarar için stopaj ödenmez iken ekleme alımı yapılan işlem için kâr edildiği kabul edilerek stopaj kesilecektir.
Ancak, işbu maddenin devamı fıkrasında ise bu meseleye ilişkin bir çözüm sunulmuştur. “Üç aylık dönem içerisinde aynı türden menkul kıymet veya diğer sermaye piyasası aracı ile ilgili olarak birden fazla alım satım işlemi yapılması halinde tevkifatın gerçekleştirilmesinde bu işlemler tek bir işlem olarak dikkate alınır. Aynı türden menkul kıymet veya diğer sermaye piyasası aracı alım satımından doğan zararlar takvim yılı aşılmamak kaydıyla izleyen dönemlerin tevkifat matrahından mahsup edilir. Dövize, altına veya başka bir değere endeksli menkul kıymet veya diğer sermaye piyasası aracının alış ve satış bedeli olarak işlem tarihindeki Yeni Türk Lirası karşılıkları esas alınarak tevkifat matrahı tespit edilir. Menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası aracının yabancı bir para cinsinden ihraç edilmiş olması halinde ise tevkifat matrahının tespitinde kur farkı dikkate alınmaz.” hükmü ile hadiseye mantıklı bir bakış açısı getirilmiştir.
Yine Gelir İdaresi Başkanlığı’nı, Şubat/2023 tarihinde “G.V.K. Geçici 67. Madde Uygulaması ile İlgili Olarak Gerçek Kişilere Yönelik Vergi Rehberi” adlı dergiyi yayınlamış, Gelir Vergisi Kanunu’ndaki işbu 67. maddeye izahat getirmiş ve soru işaretlerini gidermeye çalışılmıştır. Yayın işbu fıkrayı ayrıca ele almıştır. Gelir İdaresi Başkanlığı’nın yorumuna göre, işlemin zararla sonuçlanması halinde, işbu zarar üç aylık dönemdeki kardan düşülebilecek olup stopaj kesilmeyecektir. Ayrıca işbu üç aylık dönemde zarar gerçekleşir ise işbu zararımı bir sonraki üç aylık döneme (takvim yılını aşmamak kaydıyla) yansıtarak tevkifat matrahı belirlenecek ve buna göre stopaj kesilecektir.
O halde; projeksiyon üç aylık dönemde gerçekleşmişse, işbu kanun maddesi uygulama alanı bulacaktır. Kaldı ki işbu süreç altı aya dahi yayılsa dolaylı yoldan işbu hükmün uygulanacağı anlaşılmaktadır. Bir sonraki yıla kadar her üç ayda yorum bu şekildedir. Şöyle ki; pozisyonun bir kısmını ilk üç ayda zararla kapatmış olup, sonraki üç aylık dönemde elde kalan ürünü kârla sattığımızı varsayar isek, ilk işlemden stopaj kesilmeyeceği izahtan varestedir. Fakat ikinci işlemden stopaj kesintisi yapılabilecektir. Ancak burada dikkatle bakılması gereken nokta ise ilk üç aydaki zararda olan pozisyonu, bu üç aylık dönem içindeki toplam işlemlere yansıtmak gerekliliğidir. Bu ilk üç aylık dönemdeki toplam zararı ikinci üç aydaki döneme yansıttımız vakit yatırımın/ürünün genelinden zarar söz konusu ise dahi stopaj ödemeyeceğimiz sonucu ortaya çıkmaktadır.
AV. ALPER ÇETİN (alper@cetinavukatlik.com)
AV. HÜSEYİN YAYLA (huseyin@cetinavukatlik.com)
Ofisimizin konu ile alakalı hizmetlerine ilişkin detaylı bilgi almak için:
Siz de fikrinizi belirtin