02.08.2024 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanan yeni regulasyon ile özellikle bayilik, franchising sistemi, mal ve hizmet tedariği gibi ticari faaliyetlerin bir tarafı olan ticari işletmeler ve bilhassa mail order ödemeleri için çok önemli bir düzenleme gündeme getirilmiştir.
7524 sayılı Vergi Kanunları ile Bazı Kanunlarda ve 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile 213 Sayılı Vergi Usul Kanunu’nun mükerrer 355. maddesine eklenen 6. fıkra ile 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu uyarınca izin verilen özel durumlar hariç, mükelleflerin mal satışı veya hizmet ifası için yaptıkları tahsilatları, kendi mükellefiyeti adına kayıtlı olmayan ödeme sistemleri veya cihazları (POS ve benzeri cihazlar) aracılığıyla yapmaları halinde, tahsilatı yapan mükelleflere ve cihazları kullandıranlara ayrı ayrı her bir işlem için 3 kat özel usulsüzlük cezası kesilmesi ve bir takvim yılı içinde kesilecek özel usulsüzlük cezasının 20 milyon Türk Lirası’nı geçemeyeceği hüküm altına alınmıştır.
Yapılan bu düzenleme ile, mal teslimi veya hizmet ifası için kredi kartı ya da banka kartı gibi ödeme aracı olarak kullanılan kartlar aracılığıyla yapılan tahsilatları, başka mükelleflerin yahut mükellef olmayanların elektronik cihazları yahut sistemleri aracılığıyla yapanlara ve bu elektronik cihazları yahut sistemleri kullandıranlara özel usulsüzlük cezası kesilmek suretiyle bu hadisedeki kayıt dışı işlemlerin önlenmesinin amaçlandığı idare tarafından belirtilmektedir. Ancak uygulamada ve pratikte bu düzenlemenin bir dizi olumsuzluğa ve belirsizliğe yol açacağı ortadadır.
Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından yapılan açıklamada; bayi-alt bayi ilişkisi yahut buna benzer ilişkiler kapsamında gerek kendisine tahsis edilen POS cihazını kullandıran, gerekse de bu cihazlar vasıtasıyla teslim ettikleri mal ve hizmetlere ilişkin tahsilatlarını yapan mükelleflerin, 213 sayılı Kanun’da yer alan hükümler uyarınca gereğince belge düzenleme, hasılatları kaydetme ve diğer yükümlülüklerini tam ve zamanında yerine getirmeleri koşuluyla bahse konu cezanın muhatabı olarak tespit edilmeyecekleri izah edilmiştir.
Bu çerçevede; şayet bayilik, franchising, bir diğer şirket ile ticari bir işbirliği/iş ortaklığı gibi gerekçelerin bulunması halinde, başta mail order ile tahsilat olmak üzere bu çerçevede tahsilat yapılması gerektiği takdirde muhakkak bu işlemlere ilişkin yasaca kabul edilebilir sözleşmelerin, esasen hukuken alacağın temliki söz konusu ise temliknamelerin, faturaların, irsaliyelerin, mutabakat mektuplarının, cari hesap sözleşmelerinin idare tarafından talep edildiği takdirde ibraz edilebilecek şekilde hazır bulundurulması ticari faaliyetlerinizin aksamaması ve olası para cezalarının önüne geçmek için büyük önem arz etmektedir.
AV. ALPER ÇETİN (alper@cetinavukatlik.com)
Ofisimizin konu ile alakalı hizmetlerine ilişkin detaylı bilgi almak için:
Siz de fikrinizi belirtin